4 Şubat 2012 Cumartesi

hadi bakalım...



Diyorum ki kendi kendime; ne zaman bu kadar uzaklaştık birbirimizden,hangi arada oldu da ben farketmedim? Yoksa gözüme gözüme soktunuz da herşeyi ben mi konduramadım,görmezden geldim..Çağa adapte olamıyorum da bile bile inkar mı ediyorum yoksa ben..Özlüyorum, sokaklarda oynayarak büyüyen son neslin bir ferdi olarak, samimiyeti, komşuluğu, arkadaşlığı,en önemlisi saygıyı..

Konserve kutusunda gibiyiz apartmanlarımızın içinde,gömüldüğümüz dairelerimizde.Göz temasından bile korkarak yaşıyoruz sanki ne fena.Çok sıkıldım alıp başımı gidesim var köyüme..Dürtüyor sanki beni yine şeytan 'korkma,baştan  yarat yine hayatını' diye..Yoruldum diyorum yahu dürtmesene.

Ama sonunda hayalimi gerçekleştirebileceğim için pır pır içim.Diğer tüm hayallerimi de içine yerleştirebileceğim bir kafe açıyorum yakında.Masalarında kırmızı beyaz kareli örtülerinin olacağı sıcacık bir mekan olacak kısmetse.Çevremdeki tüm bu ruhsuz bedenlerin samimiyetsizliğine inat hem de..Kendi yaptığım kurabiye ve pastaları da satacağım ne güzel ..

Şeytanın dürtmesine ne gerek.Al yine dürttüm ben kendimi.Hadi bakalım durmak yok,yola devam..

Muhabbetle...

YASAL UYARI

Bu blogtaki yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilmeden kopyalanması,yayınlanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri kanununa aykırıdır ve suç unsuru oluşturur.