22 Şubat 2009 Pazar

sarıl bana ruhum..


zaman kavramımı yitireli epey oldu.insanlar hafta sonlarını nasıl değerlendirip, neler yaparlar bilmem yıllardır hafta sonları çalıştığımdan dolayı.sıkıcı bir pazar daha işte.dışarda burnunu,kulağını kızartan bir soğuk,sigara içimliği dışarı attığımda kendimi.epeydir yazamıyorum,yazmıyorum.yine döndüm içime galiba.yine iç hesaplaşmalarımla başbaşayım çokça.çikolata yeme diyen adama inat mı elimdeki çikolata :)) hayatım boyunca yaptım ben bunu galiba.yasaklar hep cazip geldi bana.üzerimde baskı hissetmek beni daha çok savunma haline itiyor sanki.asosyal olmaya başladım gibi.kendimle ilgilenmek adına kitap okumalarıma geri döndüm neyse ki.delüm de getirdi bana kitap.aşkyuvarları bitireyim de hele.
gözlerinde hüzün var dedi geçen gün arkadaşım.ne ola ki..hiç sevmediğim ruh halimdir oysa ki..gerginsin diyor delü de..eee o niye piki..bilirim de demem di mi..ahh be canım attın tuttun sanki pozitif ol deyu deyuu:))düştün mü dilime..

sevgi arsızıyım ben onu çok iyi biliyorum.mırnav mırnav severim,sevilmek isterim. dokunmak kadar,hissetmek kadar,tenin uyumu,elektriği kadar ne mutluluk verir ki bana bu durumda.gelgitlerim de olmasa bu kadar yorulmayacak sanırım ruhum.hoyrat kullanıyorum biliyorum,farkındayım bir de işin kötüsü.herkesi mutlu edemem ki.kelimeler bile ağır geliyor bazen bana.konuşmak istemiyorum.gözümü bir noktaya dikip transa geçmek,boyut değiştirmek istiyorum.kanatlanıp uçmak,istediğim zaman istemediğim ortamlardan buhar olup kaybolmak istiyorum.yeniden şekillenmek,hayatımı elime renkli kalemler alıp şekillendirmek,çizmek istiyorum.olmak istediğim zamanda mıyım,yerde miyim düşünmek istemiyorum.sahil kasabama gidip bahçemi ekmek,dikmek, biçmek köpeklerimle vakit geçirmek istiyorum.görevim bitti.elimden geleni yaptım herkes için.sıra bende demek istiyorum.sırtımdaki küfenin ağırlığını yeni mi hissediyorum?

delümün beni uzman psikologlara taş çıkartan tekniklerle konuşturduğu günü hatırlıyorum.nasıl da çıplak hissettim kendimi.eksik bişeyler var demişti. tamamlanmayan parçalar.anlatmadıkların.tamam bir sen var senden içeri..yüzleş onunla. at içindekileri.Tanrım ne çok biriktirmişim.ne çok büyümüş içimde sustukça söyleyemediklerim.talihsiz mi gerçekten çocukluğum,kabus muydu evliliğim,çok mu zor geçiyor farketmeden hayatım? anlattıkça rahatlar mıymış insan..yok..rahatlamadım. savunmasız hissettim daha çok kendimi.kalkanları kırılmış,surları yıkılmış.. ruhum çıplak sanki..offf çok sıkıldım ben bu melankolik durumdan..hızlı yürümek de yetmiyor kaçmak için..bu hafta sonları bana yaramıyor.daha çok çalışmam gerek sanırım...ancak böyle dağıtabiliyorum ben kafamı..bırak elinden çikolatanı bunalım Naciyee :)) ve soruyor beynimdeki nöronlar yine..bu işlemi yapmak istediğinizden emin misiniz? eveeettt...siliniz.

ah be canım ve sanırım deliriyorum..

1 dedim gitti diyen..:

Adsız dedi ki...

Zamanın birinde bir kadın varmış, yokmuş konuşacağı kimsesi ve içine atarmış herşeyi.Bir gün bir komşusu dayanamamış onun haline ve hamurdan bir kadın rölyefi yapıp vermiş ona. Sıkıldıkça dök içini demiş bu Hamur Ana'ya; rahatlarsın. Hikaye ya bu, geçmiş aradan bir zaman ziyarete gitmiş kadını Hamur Ana'yı veren. Birde ne görsün Kadın artık daha gülümser Hamur Ana ise hamile sanki. Bir bıçak istemiş misafir kadın ve daldırmış Hamur Ana'nın hamile gibi gözüken karnına. Ortaya pis kokulu bir irin seli akmış, her ikisi de şaşırmış. Kadın konuştukça Hamur Ana'ya yüzü gülümser, Hamur Ana ise sıkıntıları biriktirir olmuşmuş. Çikolata Yeme Diyen Adam derki; kısadan hisse asla içinde biriktirme. Anlat kimseye anlatamadıklarını bana; rahatla...

Sevgiyle kal... ;)

YASAL UYARI

Bu blogtaki yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilmeden kopyalanması,yayınlanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri kanununa aykırıdır ve suç unsuru oluşturur.